Perşembe, Kasım 08, 2007

Vurgu

Vurgu

Türkiye Türkçesinde, diğer dillerinde olduğu gibi, anlamı etkileyen süre, sınır, durak, vurgu, ton, ezgi gibi parçalar üstü birimler vardır. Sesbilimde (fonetikte) bir sözcükteki en baskın tonlu (titreşimli) sese, vurgulu ses denir. Vurgu olayı, sadece periyodik ses dalgaları için, yani tonlu sesler için söz konusudur; bu durum, aperiyodik ses dalgalarında, yani tonsuz seslerde ise söz konusu değildir. (Coşkun 2000: 127)



Vurgulu olan seslem, diğer seslemlere göre daha uzun bur solukla ve daha yüksek bir sesle söylenir. Bu nedenle, vurguyu oluşturan üç ana özellik olan sesin şiddeti, sesin yüksekliği ve sesin süresi çok önemlidir.

Sözcükteki bütün vurguların toplamı ( vurgulu seslerin biraraya gelerek ard arda birleşmeleri) “ton”u; tümcedeki “ton”ların toplamı ise, ezgiyi oluşturur. Parçalar üstü birimlerden süre, sınır ve durak zaman boyutuyla; vurgu, ton ve ezgi ise, temel frekansla ilgili birimlerdir (Coşkun 2000: 126).



Türkiye Türkçesinde vurgu, genel olarak son seslemde bulunmakla birlikte, kimi durumlarda da ilk, orta ya da son seslemde bulunabilir. Vurgunun yeri anlamı, anlam da vurgunun yerini belirleyebilir.



Örneğin:

(benim) çocuĞUM

(ben) çoCUğum

(Hey!) ÇOcuğum (Banguoğlu 1990: 117)

BasMA! (eylem) BASma (baskılı bir kumaş türü)

GeLİN! (eylem) geLİN (isim)

ORdu (şehir adı) orDU (silahlı güç)

GARson (ünlem) garSON (ad).



İkinci bir dili öğrenenlerin en güç başardıkları konu, vurgu konusudur. Onların konuşmaları sırasındaki sözcük yanlışları, sözlerin belirsizleşmesinin ana nedenlerinden birisi vurgudur.



Türkiye Türkçesinde vurgu sistemi, şu ana kadar henüz tümüyle çözümlenebilmiş bir konu değildir. Bununla birlikte kesin olarak kurallaşmış özellikler olarak şunları sıralayabiliriz:

Türkçe kökenli sözcüklerde vurgu, belirteçler ve ünlemler dışında genellikle son seslemdedir.
ba-lık`; ka-şık` ; bar-dak`; kö-pek`; kele-bek`

Kişi ve hayvan adlarında vugu son seslemdedir.
Meh-met'; Ser-pil'; Ke-mal'

Bon-cuk'; Te-kir'; Fın-dık'

Sözcük vurgulu bir ek aldığında, sözcük vurgusu yine son sesleme kayar.
balık-çı`; kaşık-ta`; bardak-tan`; köpek-ten`; kelebekler`

Ancak Türkçe kökenli bazı adlarda, eski birleşiklerde vurgu son seslemden başka bir seslem üzerindedir.
a`n-ne; a`b-la; te`y-ze (ta’y-eze); kaplum-ba`-ğa (kaplu bağa); şi`m-di; şu-`ra;

o-`ra; ne`-re

Tür adları özel ad olarak kullanılınca, son seslemlerdeki vurgu ilk seslemlere doğru kayar.
Kar-tal', büyük bir kuştur.

Kar'-tal’dan gelen tren...

Tek seslemli sözcüklerde sözcük vurgusu bulunmaz.
Yer adlarında ve alınma sözcüklerde vurgu diğer seslemlerde bulunabilir:
Hit-?ler; tan?-go; ban?-ka; pen?-cere

Lo-kan?-ta; fa-su?l?-ye

Yunanis-tan?; Özbekis-tan?; Al-man?-ya

Pa-?ris; An?-kara; İs?-kitler

Nitemler, belirteç olarak kullanıldıklarında vurgu, son seslemden bir önceki sesleme üzerine kayar.
yalnız` = ya`l -nız;

doğru` = do`ğ-ru;

gece` = ge`-ce;

kışın` = kı`-şın;

güzün` = gü`-zün

Kimi sözcüklerin vurgusu iki biçimde de olabilir:
İs-tan-bul = İstan-bul ?

A?-nadolu = A-na?-dolu

Türkiye Türkçesinde olumsuzluk eki –mA vurgusuz bir ektir. Buna karşılık eylemden ad yapan –mA eki vurguludur.
Yaz-?ma (yazmayınız) = yaz-ma? (yazılı eser)

Kaz'-ma (kazmayınız) = kaz-ma' (alet ismi)



Vurgusuz ekler pek çoktur.
Kişi ekleri olan /-Im/-sIn
Araç hali eki /-lA
Bildirme eki /-DIr
Şimdiki zaman eki /-yor
Ulaç (Zarf fiil) eki /-mAdAn
Olumsuzluk eki /-mA-
Kalıplaşmış ulaç (zarf fiil) eki /-In
Soru eki /mI
Ulaç (Zarf fiil) eki /-ken
Gereklilik eki /-mAlI
Eşitlik eki /-cA (Eker 1999: 222)


Bunlarla kurulmuş sözcüklerle vurgulu ekli sözcükler karşıtlık içerir.

Kı-zım` = kı`-zım, Güze-lim` = gü-ze`-lim, Bula-sı`n = bu-la?-sın, Ulu-su?n = u-lu?-su, Geçiş-ti?r = ge-çi?ş-tir gibi.

Hiç yorum yok: