Pazar, Kasım 11, 2007

Sesbilgisi - Yazım - Duraklama

GÜNLÜK PLÂN

Dersin Adı : Dil ve Anlatım

Sınıf : 9-A,G,M,N

Ünitenin Adı –No : Ses Bilgisi-Yazım Kuralları ve Duraklama

Konu : Söyleyiş

Önerilen Süre : 40’+40’

Öğrenci Kazanımları (Hedef ve Davranışlar) :
*Ses ve söyleyiş ilişkisini anlar.
*Konuşmada anlatımın anlamına göre duraklamaları düzenlemenin önemini sezer.
*Güzel konuşmada ses tonu ve söyleyişin önemini ayırdına varır.
*Konuşmada sesin nasıl kullanıldığını belirler.
*Konuşma da seslerin özelliklerini bilmenin, onları doğru ve güzel söyleşin önemini anlar.
*Hiçbir alfabenin bütün sesleri göstermeye yetmediğini anlar.
*Bir dilin ses eğitimini ve konuşma biçiminin nasıl öğrenilebileceğini kavrar.
*Yazım kurallarıyla söyleyişin, bütünüyle örtüşmediğini sezer. Türkçedeki ünlülerin söyleniş özelliklerini belirler.
*Ünlülerle ilgili ses olaylarının , söyleyiş aksaklığına neden olup olmayacağını tartışır.
*Türkçedeki ünsüzlerin söyleyiş özelliklerini belirler.
*Yazı dilindeki bir göstergeyle, konuşma dilindeki değişik seslerin gösterilebildiğini kavrar.
*Konuşurken ve yazarken aynı sesin veya çıkış yeri bakımından birbirine yakın seslerin yinelemenin söyleyişi güçleştirdiğini sezer.
*Tümce ve kesitlerdeki sözcüklerde söyleyişi bozan sesleri bulur, gerekçelerini açıklar.
*Dili doğru, güzel ve etkili kullanmanın önemini anlar.
*Tonlamada nelere özen gösterildiğini belirler.

Öğretme, Öğrenme Yöntem ve Teknikleri : Takrir, Soru-yanıt, beyin fırtınası, problem çözme, inceleme, uygulama.

Kullanılan Eğitim Teknolojileri, Araç Gereç ve Kaynakça : Ders kitabı, Türk Dil Bilgisi (Tahir Nejat Gencan), Türkçe Sözlük (Dil Derneği)

Öğretme ve Öğrenme Etkinlikleri :

*İlgi çekme-Güdüleme :
“Güzel bulduğunuz bir konuşmada hangi özellikler ilginizi çeker? İyi ve nitelikli bir söyleyiş, nitelikli bir ses ile gerçekleşir. Sözünü yorumlayınız. Konuşmada niçin bazı seslem ve sözcükler baskılı söylenir?” gibi sorularla derse başlanır.

*Gözden geçirme:
Ses, akciğerlerden gelen havanın, ses tellerinin titreştirmesiyle oluşur. Ses, soluk alırken ortaya çıkmaz. Güzel ve etkili konuşmanın yolu da doğru söyleyişten geçer.

*Derse geçiş : Dilin anlam ve ses olmak üzere iki yönü vardır.


Söyleyiş dildeki sesleri anlama göre yorumlama becerisidir. Söyleyişle toplumsal çevre ve kültür düzeyinin yakından ilgisi vardır. Türkçe ile iletişimi zevkli bir etkinliğe dönüştürmek bireysel ve toplumsal bir görevdir. Dildeki sesleri ve seslerin özelliklerini bilmek gerekir.Söyleyiş yazı diline duraklama imleri ile aktarılır.

Ses ve seslerin kullanımı : İnsanlar ses yardımı ile konuşarak anlaşır. Sese jest, mimik, ton, vurgu yardım eder.

Boğumlanma : Ağzın belli bir devinimi içinde dil seslerinin oluşmasıdır. İyi boğumlanma ile sesler açık ve anlaşılır olarak ağızdan çıkar.

Boğumlanma kusurları :
Gevşeklik, atlama(sözcükteki bazı seslemlerin veya seslerin atlanması-kitledim), değiştirme veya pelteklik( j-z, ş-s, c-j, s-ş, r-l, b-p, â-a, d-t, Jale-Zale), tutukluk(konuşma sırasında bir seslemin yinelenerek söylenmesi), kekeme(Söz söylerken birden bire duraklama, çoğunlukla buna katılan yüz buruşturması ve gerilme devinimiyle seslemlerin yinelenmesinden oluşur.)

Duraklama:
Bir metin okunurken veya konuşurken uygun yerlerde soluk almaktır.

Ulama :
Ünsüzle biten bir sözcüğün ardından ünlü ile başlayan bir ek gelirse
1. sözcüğün ünsüzü 2. sözcüğün ünlüsüne ulanarak okunur.

Vurgu:
Sesbilimde (Fonetikte) bir sözcükteki en baskın, tonlu veya titreşimli sese vurgulu ses denir. Vurgulu ses diğerlerine göre daha uzun bir solukta ve daha yüksek bir sesle söylenir.


Sözcükteki bütün vurguların toplamı tonu oluşturur.


Türkiye Türkçesinde vurgu genellikle son seslemdedir. Vurgunun yeri bazen başa veya ortaya kayar. Vurgunun yeri anlamı belirler. (Çocuğum : Benim, Çocuğum: Ben, Çocuğum : Seslenme)


Belirteç ve ünlemler dışında Türkçe kökenli sözcüklerde vurgu son seslemdedir. (Kelebek, balık)


Kişi ve hayvan adlarında vurgu son seslemdedir. ( Belgin, Çıtır)


Sözcük vurgulu bir ek aldığında yine vurgu sondadır. (Balıkçı)


Türkçe kökenli bazı adlarda vurgu öne kayabilir.
(Anne, abla, kaplumbağa şimdi, şura)






Tür adları özel ad olarak kullanılınca vurgu öne kayar.
(Kartal’dan geliyoruz.)


Tek seslemli sözcüklerde vurgu yoktur.


Yer adlarında ve yabancı kaynaklı sözcüklerde vurgu öne kayabilir.
( Tango, pencere, Yunanistan, Almanya, Paris, Konya)


Belirteçlerde vurgu ilk sesleme kayar. (Yalnız yaşıyor. Doğru söyle.)


Olumsuzluk eki “-ma, -me” vurguyu öne göndermesine karşın, eylemden ad yapan “-ma,

-me” vurguyu üzerine alır. (Kıymetli bir yazma eser bulduk. Söylediklerimi yazma.)


Vurgusuz eklerden bazıları şunlardır:

Kişi eklerinden –ım , -sın

Araç hali eki –la

Bildirme eki –dır

Şimdiki zaman eki –yor

Ulaç eki –madan , -ken

Olumsuzluk eki –ma

Soru eki –mı

Gereklilik eki –malı

Eşitlik eki -ca

Türkiye Türkçesinde tümce içindeki sözcüklerde ise vurgu yüklemin en yakınındaki öge üzerindedir.

Ton ve tonlama :
Ses titreşimlerinin kulaktaki ses izlerine ton denir. Sesi anlama göre düzenlemeye de tonlama denir. Tümcenin kuruluşuna ve anlamına göre oluşan tonlamalara anlam tonlaması denir.

Duyuş Tonlaması :
Bir metni anlamına ve duygu değerine göre seslendirmek için duyguları sezdirecek biçimde sesin dalgalanmaları yükselme ve alçalmaları ile yapılan tonlamadır. İyi konuşmak için anlama göre sese ton vermek, doğallıktan ayrılmamak gerekir.

Seslerin Doğru Kullanımı :
Dili doğru kullanmak için sesleri ve onların özelliklerini bilmemiz gerekir.

-yor eki kendinden önceki geniş ünlüyü daraltır. (Diyor)

-y- kaynaştırma ünsüzü de kendinden önceki geniş ünlüyü daraltır. Ama sadece söyleyişte. (Gelme-y-ecek)

Bir sözcüğün sonunda ötümsüz ünsüz ötümlü ünsüz varsa ve o sözcüğe ünlü ile başlayan bir ek getirilirse, sözcüğün sonundaki ünsüz ötümlüleşir. (kitap-ı -----kitabı)

Birbirinden türemiş sözcükleri ardı ardına söylemek güçtür. (Tekerlemelerde olduğu gibi)

Ağız ve Şîve :
Ulusal sınırlar içinde kullanılan bir dilin değişik yerel bölgelerde söyleyiş biçimine ağız denir. Konya ağzı, Karadeniz ağzı…

Fonetikte Şîve :
Aynı bölgede yaşayan insanların kültür düzeyine göre değişik söyleyiş biçimine de şîve denir.

*Bireysel öğrenme etkinlikleri :
“Kara Mehmed’in Berizi” adlı şiirin İstanbul ağzına göre yazılması istenir.

Özet : Demek ki söylediklerimizin başkalarınca doğru anlaşılması için söyleyişe özen göstermek gerekiyor. Söyleyişte eksiklerimizi çalışarak giderebiliriz.

Ölçme ve Değerlendirme: S.49(Ders Kitabı)

Plânın uygulanmasına ilişkin açıklamalar :

1 yorum:

dünya için faydalı bir şahsiyet dedi ki...

selamın aleyküm...bence saçma sapan bir site olmuş bir kaç değişiklik yaparsanız pek te sewinmem açıkçası hem banane sizin sitenizden zaten ....ya bi git başımdan ya senlemi ugraşcam bide yaaaa ohhhhhhhhhh içimi döktüm rahatladımmmm yaaaaa böyle yaparlar adamı heheheheheheheheheheheheheheheheheh:):):):):):):):):):):):):):):):):)